• info@esteaura.com Terrace Fulya, İstanbul
  • +90 530 442 60 99

Tüp Mide Ameliyatı

Sleeve gastrektomi de denen tüp mideameliyatı mide hacminin cerrahi işlemlerle küçültülüp bir boru haline getirilmesi işlemidir. Sindirim sistemi bir bütün olarak incelendiğinde sistemde yer alan bütün organların bir boru şeklinde olduğu görülmektedir. Bağırsaklar, yemek borusu bu organların hepsi bir boru şeklindedir. Sindirim sisteminin önemli bir parçası olan mide, daha çok besin depolayabilmesi ve depolayabilmesi için diğer organlara göre boru şeklinde değil kase şeklindedir.

Mide tüpü ameliyatında midenin büyük bir kısmı geri dönüşü olmayacak şekilde cerrahi operasyonlarla çıkartılarak yemek borusuna bağlanan ve bağırsaklarla devam eden bir sistem haline getirilmesi tüp mide ameliyatıdır. Mideye başka herhangi bir cisim yerleştirilmemektedir. Midenin şekli tüpe benzetildiği için ameliyatın ismi de literatüre bu şekilde geçmiştir. Mide tüpü ameliyatında sadece mekanik etki değil hormonal etki de oluşturulmaktadır. Mide ameliyatının etkisi sadece mide hacmini küçültüp tüp şekline getirilmesi üzerine değildir, midede salgılanan açlık hissi veren hormon üzerinde de ciddi etkileri bulunmaktadır. Yemeğe karşı istek azalır ve beyne giden açlık hissi azalarak tokluk hissi artar.


Tüp Mide Ameliyatı Hangi Hastalıklara Uygulanmalı?

Tüp mide ameliyatı, öncelikle morbid obezite tedavisinde tercih edilen bir cerrahi işlemdir. Morbid obeziteye eşlik eden diyabet dahil pek çok hastalık, kişilere uygulanan mide tüpüyle yüksek oranda fayda sağlar. Lakin asıl hedefin obeziteden ziyade diyabet olduğu durumlarda by-pass ameliyatlarının başarı oranı daha yüksektir. İleri derece obez olan hastaları bypass ameliyatına hazır hale getirebilmek için tüp mide ameliyatına başvurulabilir. 

Yani mide tüpü ileri derecede obezite görülen hastalarda geçiş ameliyatı olarak kullanılabilir. Kontrol altında tutulmayan diyabet ya da ileri düzeyde reflü problemi olan obezite hastalarında tedavi amaçlı tüp mide ameliyatı önerilmemektedir. Tüp mide ameliyatının ilerleyen dönemlerde farklı ameliyat tekniklerine dönüştürülebilmesi mümkün. İkinci bir cerrahi işlem ile mide by-pass ya da duodenal switch gibi metabolik tekniklerine dönüştürmek daha kolay bir adımdır.


Mide Tüpü Nasıl Takılır?

Tüp mideameliyatı genel anestezi uygulanarak yapılan bir ameliyattır. Cerrahi işlem uygulanırken neredeyse tüm işlemlerde laparoskopik yani kapalı ameliyat yöntemiyle yapılmaktadır. İşlem yapan cerraha ve hastaya göre tek delikten ya da 3-4 delikten işlem yapılabilir. Delikler küçük cihazların ve kameranın gireceği ölçüde ufak olduğu için estetik olarak kötü görünüme sebep olacak sorun oluşturmaktadır. İşlem sırasında mideyi çok küçültmemek için mide girişine yemek borusunun çapı kadar kalibrasyon tüpü yerleştirilir. Bu kalibrasyon tüpü sayesinde mide yemek borusunun devamıymış gibi küçültülerek tıkanma ve aşırı darlık hissini engellemiş olur. Damarlanma ve kanamayla alakalı tedbirler alındıktan sonra mide özel kesici ve kapatıcı aletlerle boydan boya kesilir.

Ameliyat işlemi bittikten sonra operasyonun ilk aşamasında konulan kalibrasyon tüpü çıkartılır. Ameliyat sırasında bir veya birden fazla farklı yöntemle kaçak olup olmadığı test edilir. Benzer türevlerdeki testler ameliyat sonrasında da yapılmaktadır. Mide tüpü taktıran hastalar işlem sonrasında genellikle hastanede müşahede altında tutulur. Ameliyat sonrası hastanede yatış süresi 3-4 gün kadardır. Çok ciddi kilo problemi olmayan ve özellikle karaciğer yağlanması ön planda olan hastalarda cerrahi işlem öncesi 10-15 günlük özel diyet programları uygulanabilir. Bu özel diyet programı işe karaciğerin küçültülmesi sağlanarak ameliyatın daha risksiz hale getirilmesi hedeflenir.


Tüp Mide Ameliyatı Öncesi Nelere Dikkat Edilmeli?

Tüp mide ameliyatı öncesinde hastalara çok çeşitli tetkikler yapılmaktadır. Mide ülseri, kalp rahatsızlığı gibi ameliyata engel olabilecek durumların olup olmadığı değerlendirilir. Ameliyat öncesi işleme engel olan sorunlar tedavi edilerek cerrahi müdahaleye uygun hale getirilir. Bununla birlikte kilo kontrolü ve diyet uzmanları, psikoloji ve psikiyatri uzmanları da hastayı muayene ederek ruhani olarak ameliyata uygun olup olmadığı değerlendirilir.